SİZİ MUTSUZ EDEN "ÇOK SEÇENEK SAHİBİ OLMAK" MI YOKSA?

Ne kadar fazla seçeneğe sahip isek o kadar huzurlu bir tercih yapacağımızı düşünürüz ancak araştırmalar tam tersini söylemektedir. Çok seçeneğe sahip insanların mutsuz olduğunu ispatlayan birçok araştırma vardır. Hatta bu araştırmalardan bazıları, hiç seçenek sunulmayan insanların, bol seçenek sahibi olan insanlardan daha hoşnut bir şekilde işlerini yaptığını göstermiştir. İşte hayat da tıpkı bu araştırmalardaki gibi seçenekler yüzünden oluşan huzursuzluklarla doludur bazen.

Başka bir iş bulabilme umuduyla istifa edersiniz, başka bir sevgili bulurum diyerek ilişkinizi bitirirsiniz ama ya, size uygun tek bir iş olsa veya da sevgiliniz olabilecek tek bir kişi olsa, o zaman da ayrılmak isteyeceğinizi düşünüyor musunuz?

Türkiye’de boşanma davalarının %80’ine gerekçe olarak şiddetli geçimsizlik maddesi öne sürülmekte. Peki, her iki tarafın da birbirlerinden başka bir şansı olmasa şuan ki kadar geçimsizlik olur mu sanıyorsunuz?

Katıldığım bir konferansta bir iş adamı insanların geçimsizliği yüzünden, ortak bulmakta zorlandıklarını söylemişti. İnsanların başka bir iş yapabilme şansları olmasa muhakkak ki bir şekilde orta yol bulmaya çalışacaklardır, hatalı olanlar hatalarını düzeltmek için çabalayacak, yanlışlar biraz daha tolere edilir hale gelecektir. Tahammül edilmez birinin bile bu mecburiyetten dolayı çok daha uyumlu bir kişiye dönüşeceği gerçeği kaçınılmaz. Seçenekler azalınca 'uyum' da kaçınılmaz olacaktır.

Zira herkes daha iyisine ulaşabilme maksadıyla mevcut olandan vazgeçer. Ya peki daha iyisi olmasaydı? Kötü bir durumla sonuçlanacağı aşikar olsa insanlar mevcut olandan vazgeçmeyecektir. Bazen daha iyiye ulaşma istediğidir sizi içten içe mutsuz eden. Bazen daha fazla para kazanan komşunuzdur yeni bir iş bakmanıza sebep olan, bazen etraftaki güzellerdir ilişkinizi bozan, kimi zaman da bunların yalnızca hayalidir. Ancak siz yalnızca geleceği düşündüğünüzde, şuan ki mutluluklarınız bile mutsuzluk sebebine dönüşebilir. Yani bol seçenekli dünyanın daha cazip teklifleridir siz farkında olmadan sizi huzursuz eden. 

Çok fazla seçenek çok az zaman.

Angelina Jolie’nin bir dönem çok bakımsız ve sevgisiz olmasından dolayı Brad Pitt kendini mutsuz hissetmiş ama daha sonra “Ben yeryüzündeki en güzel kadınla birlikteyim” diyerek ilişkisini sonlandırmaktansa onu düzeltme yoluna gittiğini ve başarılı da olduğunu anlatmış. Belki de mücadele etmesinin sebebi “en güzel kadınla” birlikte olduğunu düşünmesidir. Yani daha iyi bir seçenek yok ise insanlar kendilerini zorlama yoluna gitmeyi kabul edebilirler. Zira kerkesin sevdiği kendine en güzeldir, önemli olan bütün bu "bol seçenek ve çeldiricilik dolayısıyla mutsuzluk" döngüsünün farkında olmaktır.

Yoksa kimse daha kötüsü için mevcut olandan vazgeçmez.

“Çok kötü bir iş buldum, maaşı da inanılmaz az, bu işten ayrılıyorum hemen” diyen biri olamayacağı gibi “Dün markette hayatımda gördüğüm en pis kızla tanıştım, bir insan bu kadar mı sevimsiz olur, avukata vekâlet verdim, karımdan boşanıp o kızla evleneceğim” diyen birini de bulmak mümkün değil.



Eğer hayatınızdaki huzursuzlukların tatminsizlikten, doyumsuzluktan ve her zaman daha iyisini isteme hırsından kaynaklandığını düşünmüyorsanız bir de hiçbir seçeneği olmayan küçük kasabalarda, ufak köylerde yaşayan insanların hayatına ve evliliklerine göz atın. Kapitalizmin bolluğunda büyümemiş eskilerin neşeli hayatlarına ve azla ne kadar mutlu yaşamış olduklarına bakın.


Efe TANAY

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...