Türkiye'nin en iyi işinin kazananı şimdi ne yapıyor?


“2018 Yazında binlerce kişi arasından Türkiye’nin en iyi işi adılı projeyi kazanan Efe Tanay, o dönemde yüzlerce kez medyada yer almıştı. Peki şimdi ne yapıyor?”

Yıllardır seyahat ediyor, gezi yazıları yazıyor, hatta ufak çapta seminerler veriyordum ama bu meşhur projenin etkisi ile çok daha tanınır hale gelmiştim. Gerçi medyanın projeyi haber yapmasındaki en büyük etken almış olduğum otuz bin liralık para ödülüydü ama o paranın hepsi olduğu gibi doktora eğitimimin son yıl ödemesi için Moskova Devlet Üniversitesinin kasasına gitmişti.


Bir ay süren Türkiye’nin en iyi işi projesinden sonra Moskova’ya gitmeden önce İstanbul’da bazı yapımcı ve şirketlerle muhtemel projeler hakkında görüşmüştüm ama televizyon dünyasına daha da fazla düşmeden önce bitirmem gereken bir doktora tezim vardı. Üstelik de tezimi dünyanın en zor dillerinden biri kabul edilen Rusça olarak yazmam gerekiyordu. Ayrıca, yarışmadan kazandığım paradan eser kalmamıştı, bir de üstelik zamanımın büyük bir kısmını da doktoramın son yılına harcamam gerekiyordu. Eğlenceli tatil hayatı bitmiş, 6 yıldır yaşadığım soğuk Moskova’ya geri dönmüştüm. İşin komik kısmıysa, kazandığım para internet sitelerinde hala haber olmaya devam ediyordu ve sosyal medyadan beni bulan bir dolu fırsatçı sanki milli piyangoyu kazanan kişiymişim gibi benden para talep ediyordu. İlginç olansa, bu mesajları aldığım tarihlerde banka hesabım bomboştu.

Doktora Tez savunmam. Moskova Devlet Üniversitesi.
Tez çalışmaları ile boğuşurken, bir yandan da İngilizce öğretmeye başladım. Anadili İngilizce olanlarla aynı düzeyde olduğumu kanıtlamıştım ve İngilizce eğitimi güzel bir gelir sağlayınca işler yine düzene girmişti. Eğitmenliği de severek yapıyordum. Ek olarak, ufak tadilat işleri organize ettiğim küçük bir şirketim de vardı ve ona gelen projeleri de bir yandan değerlendiriyordum. Haftada en az 5 kere de spor salonuna gitmeyi aksatmadığımı düşünürsek baya yoğun bir yıl geçiriyordum. Hatta zaman bulabildiğim dönemde iki farklı koşu yarışına katılmıştım. Yüzlerce kişinin katıldığı, engellerle dolu bu zorlu müsabakalardan birinde dördüncü, diğerinde de sekizinci olmuştum. Kışı ortaladığımız dönemlerde de bütçemi biraz dengeleyince kız arkadaşım Elya ile Asya’nın ünlenen seyahat noktası Sri Lanka’ya gitmeye karar verdik. Bütün adayı boydan boya gezdiğimiz harika bir gezi sonrası Moskova’ya dönmüştük ve doktora tezimin son aşamalarını da işte bu yorucu süreçte tamamladım. 



Sri Lanka - Ocak 2019
Engelli komando yarışı sonrası























Yargıtay ve Danıştay başkanları ile birlikte Moskova'da.

Ayrıca bu dönemde Moskova’ya gelen Yargıtay ve Danıştay başkanlarına tercümanlık ve rehberlik de yapmıştım. Birçok işin bir arada gittiği yoğun bir seneydi ve sosyal medyaya çok da zaman ayıramıyordum. Bir yandan YouTube kanalımdan gezi paylaşımları yapmamı tavsiye edenlerin sayısı her geçen gün katlanıyordu, bir dönem de Türkiye’nin ne meşhur yarışması survivora katılmamı tavsiye edenler de çoğalmıştı ama benim aklımda daha farklı bir proje vardı ve 2019’un sonuna doğru doktora diplomamı alana kadar da bu planımı ertelemem gerekmişti.



Yeni Projeler

Bu dönemde söyleşilere ve konferanslara severek katılıyordum ve gelen davetleri de mümkün olduğunca geri çevirmek istemiyordum ama hepsine de yetişebilmek pek mümkün görünmemeye başlamıştı. O dönemde Kıbrıs’taki bir konferans için tam 5 günümü harcamıştım ve her yere bu şekilde yetişmem mümkün değildi. Üstelik Bahçeşehir Üniversitesi Sosyoloji bölümünde 2020 yılında ders vermek üzere de anlaşmıştım ve önümüzdeki dönemde daha da yoğun olacaktım. 


Özetle, kısa süre içerisinde daha çok kişiye ulaşabileceğim farklı bir yöntem gerekiyordu. İnsanlara yardımcı olup, fikirlerimi ve bilgilerimi aktarabileceğim en kolay mecra sosyal medya gibi görünüyordu ama o da ciddi bir eğitim vermek için yeterli bir platform değil kesinlikle. Yıllardır blogumu ve paylaşımlarımı takip eden kendini geliştirmeye adamış seçkin bir takipçi kitlem oluşmuştu. Herkese aynı anda internet üzerinden ulaşabileceğim eğitim fikri işte tam da bu dönemde şekillendi.



Katılanların her gün mesajlarla bilgilendirildiği bir eğitim olacak bu projenin temelleri uzun zamandır vardı ama faaliyete bu dönemde geçti.

Eğitimi kişisel başarı üzerine sıra dışı bir bireysel gelişim programı olarak hazırladım ve hayata dair okulun vermediği birçok konuyu kapsayan eğitim çok uzun hazırlıklar sonrası hazır hale geldi.

İlk önce günlük ses kayıtlarından oluşan eğitimler kurdum efetanay.com üzerinden. Çok güzel bir şekilde 3 ayrı gruba eğitim verdikten sonra artık daha da iyi bir eğitim vermek üzere baştan sona yepyeni bir eğitim üzerine iyi bir site kurmaya karar verdim. Hemde bu kez eğitimleri videolu olarak hazırladım.

Herkese uygun konuların olduğu,
Katılımcıların geri sarıp tekrar tekrar izleyebilceği içeriklerden oluşan,
Bilimsel çalışmalara dayanan
ve herkesin anlayabileceği bir dilde olan bir eğitim hazırladım.

Üstelik eğitimin ilk videoları da herkese açık.

İzlemek ve bilgi almak için buraya tıklayabilirsiniz.




Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...